11 Kasım 1974 doğumlu Leonardo DiCaprio’nun bu ismi alma sebebi oldukça ilginç. Annesi Irmel hamileyken, Floransa’da bir Da Vinci tablosuna bakarken, bebeği karnını tekmeleyince adını Leonardo koymaya karar verir.
“Tutkusuz iş yaptığım zaman mutsuz oluyorum. Çünkü bana verilen yeteneği filmleri finanse etmek için kullanarak ziyan ediyormuşum gibi bir duyguya kapılıyorum. İsmimin bir filmin izlenmesi için yeterli olduğunu fark ettiğim zaman, sadece sinemayı değiştiren, önemli bir şeyler yapan yönetmenlerle çalışacağıma dair kendime söz verdim” diyen DiCaprio çocukluğundan itibaren neredeyse insanı hasta eden bir tutkuyla oyunculuk yapmak istiyormuş. Hatta hatırladığı ilk anısı, üç yaşındayken babası George ile bir konsere gitmesi, grup bir an önce sahne alsın diye bağırıp çağıran sabırsız seyircileri sakinleştirmek için sahneye çıkıp step dansı yapmasıymış.
Doğu Hollywood’un zorlu mahallelerinde geçen çocukluğundan bahsederken, “Büyürken para benim için hep sorun oldu” diyor. Zira, bir hukuk firmasında sekreter olan annesiyle, yeraltı çizgi roman kitapları dağıtıcısı olan babası çok fazla para kazanmazlar. “Sürekli ona paramız nasıl yetecek, buna paramız nasıl yetecek diye düşünürdüm ve oyunculuk bu bataklıktan çıkmak için en kestirme yol gibi görünüyordu.” diyor.
DiCaprio’nun anne ve babası ayrılmış olsalar da, çocuklarının bu isteğini gerçekleştirmesi için en başından itibaren ellerinden geleni yaparlar. “Her açıdan onlara çok şey borçluyum. Bana kulak verdiler ve beni koşulsuz desteklediler; tüm hayallerime ulaşabileceğimi hissettirdiler.” diyor onlar için.
DiCaprio, 16 yaşındayken oyunculuk kariyeri için okulunu bırakır. İlk oyunculuk deneyimine 1989 yılında çekilen Parenthood isimli TV dizisi ile başlar, ardından Santa Barbara ve Growing Pains dizisi ile devam eder. İlk sinema filmi 1991 yılında gösterime giren Critters 3’tür. 1993 yılında This Boy’s Life isimli filmde, annesinin dengesiz erkek arkadaşı tarafından (bu karakteri Leonardo’nun kahramanı Robert De Niro canlandırır) taciz edilen çocuk rolünü oynar.
“Gençken başarmayı düşlediğim şeylerden birçoğunu başarabildiğim için çok şanslıyım. Ama nihayetinde, yürekten inanıyorum ki, mesele varlık ya da başarı kazanmak değil. Çünkü bunların sonucunda mutluluk gelmiyor gerçekten. Önemli olan ilgi çekici bir yaşam sürme fikrini gerçekleştirip gerçekleştirmediğin, çevrendeki dünyaya bir şekilde katkıda bulunup bulunmadığın…”
Kuruluşunun üzerinden 18 yıl geçen Leonardo DiCaprio Derneği, günümüzün en acil çevresel meseleleri üzerinde çalışıyor. California köpekbalıklarından, Asya’daki kaplanlara ve Afrika’daki fillere kadar, önemli türlerin korunması için 15 milyon dolarlık bir bütçe ayıran dernek, dünya liderlerine de küresel ısınma sorunuyla ilgili bir şeyler yapmaları için çağrıda bulunuyor.
1. What’s Eating Gilbert Grape (Gilbert’in Hayalleri), 1993
Yönetmen: Lasse Hallström, Oyuncular: Johnny Depp, Leonardo DiCaprio, Juliette Lewis, Crispin Glover, John C. Reilly
Peter Hedges’in aynı adlı kitabından sinemaya aktarılan filmde, gençlik dürtüleri ile aile sorumlulukları arasında kalan Gilbert’in (Johnny Depp), otistik kardeşi Arnie’ye (Leonardo DiCaprio) duyduğu büyük sevgi ve sıradan hayatına bir anda giren Becky’ye (Juliette Lewis) hissettiği derin duygular konu ediliyor. DiCaprio, otistik genci canlandırdığı rolüyle En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu kategorisinde Oscar Ödülü’ne aday gösterilirse de ödülü alamaz.
2. Total Eclipse (Tutkunun Şairleri), 1995
Yönetmen: Agnieszka Holland, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, David Thewlis, Dominique Blanc, Andrzej Seweryn, Christopher Hampton
Paul Verlaine ve Arthur Rimbaud’un mektupları/şiirlerinden yola çıkılarak, Christopher Hampton tarafından kaleme alınan senaryodan beyazperdeye aktarılan, Arthur Rimbaud ve Paul Verlaine’nin hayatından kesitler sunan, bu iki şair arasındaki, Paris’ten İngiltere’ye oradan da Brüksel Belçika’ya uzanan, hayli şiddetli eşcinsel ilişki çerçevesinde şekilleniyor film.
3. The Basketball Diaries (Günlük), 1995
Yönetmen: Scott Kalvert, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Lorraine Bracco, Mark Wahlberg, Jim Carroll
1978 yılında yayınlanan, yazar, şair ve müzisyen Jim Carroll’ın aynı adlı otobiyografik romanından uyarlanan filmde, Jim Carroll’u Leonardo DiCaprio canlandırır. Jim, lise basketbol takımının başarılı oyuncularından biridir. Milli takımda oynama ve bir basketbol yıldızı olma hayalleri, uyuşturucu ile tanışınca yerini New York sokaklarının acı gerçeklerine bırakır. Annesi tarafından evden atılması ile birlikte para bulup hayatta kalabilmek için her türlü suçu işlemekten çekinmeyen bir insana dönüşür. Ta ki, kendini kurtaracak şeyi, yazı yazmayı keşfedene kadar…
4. Romeo + Juliet (Romeo ve Juliet), 1996
Yönetmen: Baz Luhrmann, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Claire Danes, John Leguizamo
William Shakespeare’in trajik aşk destanı Romeo ve Juliet’in, Avustralyalı dahi yönetmen Baz Luhrmann tarafından sinemaya uyarlanan bu modern versiyonunda, kılıçların yerini kılıç isimleri taşıyan silahlar alıyor. Günümüz Florida’sında geçen filmde Romeo (Leonardo DiCaprio) ve Juliet (Claire Danes), kentin iki düşman ailesinin çocuklarıdır. Trajik bir rastlantı sonucu iki genç birbirlerine aşık olurlar ve ailelerin savaşının ortasında bir kaçış bulmaya çalışırlar.
5. Titanic (Titanik), 1997
Yönetmen: James Cameron, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Kate Winslet, Ioan Gruffudd, Billy Zane, Kathy Bates
1912 yılındaki daha ilk yolculuğunda talihsiz bir şekilde buzdağına çarpar Titanik ve bir saat içerisinde batar. Kazadan sadece 705 kişi kurtulur. Titanik hakkında çok sayıda film ve dizi çekilir. Titanik gemisinde o dönemde bulunan insanların hayat hikayeleri çeşitli şekilde dergilere, kitaplara ve filmlere konu olur. Gemide yaşanan bir aşk hikayesi olduğu biliniyor. Bu tamamen filmlere yansıdığı şekli ile olmasa da, yine çok acıklı ve kavuşamayan aşıkların arasında yaşanan kısa süreli bir aşkın hikayesidir.
Filmde, zengin ve yoksul yüzlerce insan, çok büyük ve gösterişli Titanik gemisiyle Amerika’ya gitmek üzere denize açılır. Fakir genç Jack, zengin bir ailenin kızı olan Rose’a aşık olur. İki sevgili, aşklarını yaşamaya çalışırken, Titanik bir buz dağına çarpar, herkesin kaderini değiştirir. 11 Oscar ödüllü başyapıt, Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet’in canlandırdıkları zengin ve yoksul karakterlerin aşkına yüklediği anlamlarla da öne çıkıyor.
6. The Beach (Kumsal), 2000
Yönetmen: Danny Boyle, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Guillaume Canet, Tilda Swinton, Robert Carlyle, Virginie Ledoyen
Amerikalı genç Richard’ın (Leonardo DiCaprio) macera arayışı ile Tayland’a gelmesine neden olan şey, bu yapmacık dünyada gerçek bir şey bulma ve ona bağlanma arzusudur. Farklı bir şeyin arayışı içindedir. Bangkok’ta ucuz bir otelde Etienne (Guillaume Canet) ve Francoise (Virginie Ledoyen) isimlerinde bir Fransız çiftle karşılaşır. Aynı zamanda Daffy adında, yılların ve ilaçların etkisi ile çökmüş yaşlı bir gezginle tanışır. Daffy, Richard’a turistler tarafından işgal edilmemiş, gizli bir cennetten, bir adadan söz eder.
7. Catch Me If You Can (Sıkıysa Yakala), 2002
Yönetmen: Steven Spielberg, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Tom Hanks, Amy Adams, Jennifer Garner, Christopher Walken
İki Oscar adayı olan Steven Spielberg filmi, gerçek olaylardan uyarlanmıştır. 1960’larda lise öğrencisi Frank Abagnale Jr.(Leonardo DiCaprio), babasına hayrandır. Ancak annesi başka bir adamla ilişkisi olduğu için babasından ayrılınca, Frank babasından aldığı çek defteri ile evden kaçar. Birkaç yıl içinde dolandırıcılık sayesinde milyonlarca dolar kazanır. Diğer yandan FBI, Frank’in peşindedir. Ama Frank’i yakalamak sanıldığı kadar kolay olmaz.
8. Gangs Of New York (New York Çeteleri), 2002
Yönetmen: Martin Scorsese, Oyuncular: Daniel Day-Lewis, Leonardo DiCaprio, Cameron Diaz, Jim Broadbent, Liam Neeson
19. yüzyılın ikinci yarısında New York, yeryüzünde insanların yaşamına şiddetin en fazla girdiği yerdir. Yeni kıtaya Kuzey Britanya’dan, özellikle de İrlanda’dan göç eden yeni insanlarla, bölgede yerleşmiş Anglosaksonlar arasında çıkan anlaşmazlıklar, birçok yerde çatışmaya dönüşmektedir. İrlandalı ve İtalyan göçmenler şehrin kontrolünü ele geçirmek için sokak çeteleri oluşturmuşlardır. Dead Rabbits çetesinin lideri öldürülünce, çete dağılır. Yıllar sonra Rabbits çetesinin öldürülen liderinin oğlu kendi çetesini oluşturup, diğer çetenin liderini ortadan kaldırmaya girişir. Usta yönetmen Martin Scorsese, New York Çeteleri’nde New York’un beş farklı noktasında, İrlandalı çetelerle Anglosakson çeteler arasındaki mücadeleyi anlatır.
9. The Aviator (Göklerin Hakimi), 2004
Yönetmen: Martin Scorsese, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Jude Law, Kate Beckinsale, Cate Blanchett, Willem Dafoe
Göklerin Hakimi, Howard Hughes’ın hayatını konu alan biyografik bir film. Film BAFTA En İyi Film Ödülü ve Drama dalında En İyi Film Altın Küre Ödülü’nü kazanır. En İyi Film dahil 11 dalda Oscar’a aday gösterilir, 5 Oscar kazanır. Ancak DiCaprio yine kazanamaz. Başarılı bir işadamı, büyük risklere girmekte çok cesur bir havacı Howard Hughes… Filmde, Hughes’un en verimli dönemi olan 1920’lerin ortasından 1940’lı yıllara kadar olan dönemi ele alınır. Ergenlikten yeni çıkmış Hughes, babasının matkap ucu fabrikasından kalan serveti ile I. Dünya Savaşı’nda savaşan uçakları konu alan Cehennem Melekleri adında bir film çekmek için kullanmak gibi çılgın bir karar alır, benzeri olmayan bir film yapmak üzere yola çıkar ve bu yol ona büyük bir şöhreti de beraberinde getirir.
10. The Departed (Köstebek), 2006
Yönetmen: Martin Scorsese, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Matt Damon, Jack Nicholson, Vera Farmiga, Mark Wahlberg
Polis teşkilatı, mafyanın egemenliğine son vermek için, Boston’da büyümüş, genç polis memuru Billy Costigan’ı (Leonardo DiCaprio) bir dizi hazırlık aşamasından sonra örgütün içine köstebek olarak sokar. Boston sokaklarını çok iyi tanıyan asi bir kişiliğe sahip olan Billy, Polis Akademisi’ni bitirir. İnandırıcı olması için değişik suçlara karışır, hapse girer. İş rozetinin alınmasına kadar varır. Bu önemli görevde Billy Costigan (Leonardo) ile Colin Sullivan (Matt Damon) birlikte görev alır. Biri polis teşkilatı, diğeri mafya için çalışır.
11. Blood Diamond (Kanlı Elmas), 2006
Yönetmen: Edward Zwick, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Jennifer Connelly, Djimon Hounsou, Arnold Vosloo, Jimi Mistry
Zimbabweli eski bir kiralık asker olan Danny Archer’ın (Leonardo DiCaprio) ve Mendeli bir balıkçı olan Solomon Vandy’nin (Djimon Hounsou) Afrika’da kesişen öyküsünü anlatan bir aksiyon/macera filmi olan Kanlı Elmas’ta, olaylar 1990’da Afrika’da Sierra Leone’de iç savaş ve kaos ortamında geçer. Nadir bulunan bir pembe elmasın peşinde olan Archer, ailesinden koparılıp elmas madenlerinde çalışmaya zorlanan Solomon’un pembe elması bulduğunu öğrenir. Sierra Leone’deki iç savaşı ve kaçak elmas-silah ticaretini araştıran hırslı gazeteci Maddy Bowen (Jennifer Connelly) de onlara katılır. Elmasın peşine düşerler. Leonardo DiCaprio (En İyi Erkek Oyuncu) ve Djimon Hounsou (En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu) olmak üzere film 5 dalda Oscar’a aday olur. Ancak DiCaprio yine Oscar’ı alamaz.
12. Body Of Lies (Yalanlar Üstüne), 2008
Yönetmen: Ridley Scott, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Russell Crowe, Mark Strong, Golshifteh Farahani, Lubna Azabal
David Ignatius’un kitabından uyarlanan filmde, sinemanın iki ünlü oyuncusu Russell Crowe ve Leonardo DiCaprio bir araya geliyor. En tehlikeli bölgelerde görev yapan bir ajan olan Roger Ferris’in (Leonardo DiCaprio), son gizli görevinde sahte kimliği ifşa olur. Hayatını güvenli telefon hattının diğer ucundaki sese emanet eden Ferris, sıkıntılı bir döneme girer. CIA’in kıdemli elemanı Ed Hoffman (Russell Crowe), lüks bir semtteki evinin oturma odasındaki dizüstü bilgisayarından, başının üzerinden geçen mermilerden korunmak için siper aldığı sırada dahi Ferris’in hareketlerini dikte ederek savaş yönetmektedir. Ortaya yeni çıkmış bir terörist lider, dünyanın en iyi istihbarat örgütlerini atlatarak dünya çapında bir bombalama kampanyası başlatmıştır.
13. Revolutionary Road (Hayallerin Peşinde), 2008
Yönetmen: Sam Mendes, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Kate Winslet, Kathy Bates, Michael Shannon, Jason Etter
Richard Yates’in aynı adlı kitabından uyarlanan Hayallerin Peşinde, Frank ve April Wheeler çiftinin (Leonardo DiCaprio ve Kate Winslet) bakış açısından Amerikan evlilik kurumunun etkileyici bir portresini çizer. Yates’in 1950’ler Amerika’sında geçen öyküsünde, insanları birbirinden uzaklaştıran banliyö hayatının açmazlarını gözler önüne serer. Sorunlu ve depresif taşra hayatı yaşayan mutsuz bir çiftin öyküsünde, Amerikan rüyasının nasıl bir yanılsama olduğunu izleriz.
14. Shutter Island (Zindan Adası), 2009
Yönetmen: Martin Scorsese, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Mark Ruffalo, Ben Kingsley, Michelle Williams, Emily Mortimer
Dennis Lehane’nin çok satan gerilim romanından uyarlanan film, bir psikolojik gerilim ve gizem öyküsüdür. Massachusetts sahili açıklarındaki Zindan Adası’nda suç işlemiş akıl hastalarının tedavi edildiği bir psikiyatri hastanesinde, Teddy ve Chuck adlı iki polis müdürü, Rachel adlı bir katil hastanın esrarengiz şekilde kayboluşunu soruşturmak üzere görevlendirilmişlerdir. Şiddetli bir kasırga nedeniyle hastayı aramaya başlayan polislerin işi zorlaşır. 1954’te geçen olaylar, bize arka planda Amerikan tarihine ait kimi veriler de sunar.
15. Inception (Başlangıç), 2010
Yönetmen: Christopher Nolan, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Marion Cotillard, Joseph Gordon-Levitt, Ellen Page, Michael Caine
Dom Cobb (Leonardo DiCaprio) yetenekli bir hırsızdır. Görevi ise zihnin en savunmasız anında, yani rüya görürken bilinçaltı derinliklerine inerek en değerli sırları çalmaktır. Bu durum, onu uluslararası bir kaçak haline getirip sevdiği her şeye mal olacaktır. Filmin yönetmeni Nolan, filmin sonuyla ilgili olarak şunları söyler: “Leonardo DiCaprio’nun karakteri Cobb kendi subjektif gerçekliğinin içindeydi. Hiçbir şeyi umursamıyordu ve bu şu anlama geliyor. Belki de gerçekliğin tüm seviyeleri geçerlidir. Filmin gösteriminden sonra insanlara yakalanmamak için sinemanın arka kapısından çıkmıştım. Seyircilerden çok, çok güçlü bir tepki vardı, çoğu söyleniyordu. Filmin rüya mı gerçek mi olduğu meselesi hemen hemen tüm filmlerimde karşılaştığım bir soru. İnsanlar için gerçek olup olmadığı önem taşıyor, çünkü gerçeklik önemlidir.”
16. Django Unchained (Zincirsiz), 2012
Yönetmen: Quentin Tarantino, Oyuncular: Jamie Foxx, Leonardo DiCaprio, Christoph Waltz, Kerry Washington, Samuel L. Jackson
Western türündeki filmin ismi, 1960 yılında çekilen Cango’nun İntikamı filminden etkilenerek konulmuş. Film, teknik olarak batı tarzında çekilmiş olsa da, yönetmen Amerika’nın güneyinin derinliklerinde yer alan film setinin etkisiyle güneye gönderme yapmayı tercih eder. Filmde, Amerikan İç Savaşı’ndan 2 yıl önce, 1958 yılında güney bölgesinde yaşanan köle ticareti anlatılır. Film her ne kadar Tarantino’ya En İyi Yönetmen kategorisinde Oscar adaylığı getirmese de, En İyi Film kategorisinde yer buldu.
17. The Wolf Of Wall Street (Para Avcısı), 2013
Yönetmen: Martin Scorsese, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Matthew McConaughey, Jonah Hill, Margot Robbie, Jean Dujardin
Filmin senaryosu Jordan Belfort’un kaleme aldığı Catching The Wolf Of Wall Street: More Incredible True Stories of Fortunes, Schemes, Parties and Prison adlı kitaptan uyarlanmış. Beş ayrı dalda Oscar adayı olan Martin Scorsese imzalı yapım, Jordan Belfort’un suç, yozlaşma ve servet dolu gerçek yaşam öyküsünü anlatır. Jordan (Leonardo DiCaprio), işsiz kalmış bir borsacıdır. Çaresiz kalınca küçük bir şirkette işe başlar ve kısa sürede büyük bir servet kazanır. Yatırımcıları aldatarak yasadışı yöntemle kazandığı para, zamanla Jordan’ı uyuşturucu ve kadın bağımlısı bir adam haline getirir. Ancak bu hızlı çıkışın, ağır bir düşüşü olabileceğini hiç hesaba katmamıştır. DiCaprio bu filmde de Oscar’a aday gösterilir, fakat yine alamaz.
18. The Great Gatsby (Muhteşem Gatsby), 2013
Yönetmen: Baz Luhrmann, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Tobey Maguire, Isla Fisher, Carey Mulligan, Amitabh Bachchan
F. Scott Fitzgerald’ın ünlü romanı Muhteşem Gatsby’den uyarlanan film, bir Amerikan rüyası eleştirisidir ve yazarının nitelemesiyle arka fonuna Jazz Age’in (Caz Çağı) esintileri yerleştirilmiştir. DiCaprio, lisede okuduğumda aşk romanı sanmıştım diye hatırladığı Muhteşem Gatsby’i tekrar okumuş ve bir kimlik arayışının kitabı olduğunu görmüş. “Milyoner olmak isteyen ama geçmişe takıntılı bir adam. Gatsby’nin portresini böyle çizdim.”
19. The Revenant (Diriliş), 2015
Yönetmen: Alejandro González Iñárritu, Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Tom Hardy, Domhnall Gleeson, Will Poulter, Lukas Haas
Michael Punke’nin 2002 tarihli The Revenant: A Novel of Revenge adlı kitabının bir bölümünün uyarlaması niteliğindeki yapım, 1823’te Rocky Dağları’yla Missouri Irmağı arasındaki bir bölgede, çok zor doğa koşullarında hayata tutunmaya çalışan bir adamın, Hugh Glass’ın mücadelesine odaklanıyor. Bir grup avcıya eşlik eden ve yöreyi çok iyi bilen deneyimli rehber Glass, önce bir boz ayının saldırısına uğrar ve ağır şekilde yaralanır. Sonrasında da ekip içindeki gözünü para bürümüş bir avcının ihanetine uğrar ve ölüme terk edilir. Fakat o, intikam alma ve hesabı kapama adına, çok zorlu koşullarda hayata tutunmaya çalışır. DiCaprio sonunda çoktan hakettiği Oscar Ödülü’nü de bu filmle kazanır.
