İçinde yaşadığımız yüzyılda gittikçe artan nüfusun çeşitli gereksinimlerini karşılamada doğal kaynakların büyük katkısı bulunmaktadır. Doğal kaynaklar içinde en önemlilerinden biri olan ve ulusal ekonomideki değerleri gün geçtikçe artan ormanların geliştirilmesi ve korunması kaçınılmaz bir zorunluluk haline gelmiştir.
Yeryüzündeki karasal canlı türlerinin önemli bir bölümü ormanlarda bulunmakta veya ormanlara bağlı olarak yaşamaktadır. Ormanlar, biyoçeşitliliğin sürdürülmesinde, havanın ve suyun temizlenmesinde, insanların temel ihtiyaçlarının karşılanmasında yeryüzündeki hayatın çok önemli bir öğesidir. Ormanlar: havayı temizler, su rejimini düzenler, toprağı yerinde tutar ve yaban hayatına yaşama alanı sağlar. Dünya ormanları, atmosferde bulunanın iki katı gibi çok büyük miktarlarda, karbondioksit biriktirirler. Ağaçlar azot oksitleri, kükürt dioksit, karbon monoksit ve hava kirliliğini destekleyen yer yüzeyi ozonunu emerek havayı temizler. Çeşitli endüstri dalları, odun ve odun dışı ürünler için ormanlardan yararlanmaktadır. Odun ham maddesi yanında çeşitli meyveler, ilaç elde edilen bitkiler, bitki suları ve bitki yağları gibi ürünler de orman endüstrisinin önemli tedariklerindendir.
Scott Melby, Augusta National Hole 12 – Golden Bell 2
Orman yangını, çevresi açık olması nedeniyle serbest yayılma eğiliminde olan ve ormandaki yanıcı maddeleri çalı, kuru ve ince dal, kuru kütük, yaprak ile belirli oranda canlı ağaçları da yakan yangındır. Bu tanıma göre, orman yangınlarının ana karakteri; etrafının açık ve yayılmaya elverişli olmasıdır. Yani orman yangını, çevresine serbestçe yakabilecek yangındır.
Mineral toprak ile ağaç tepesi arasında mevcut tüm yanıcı maddelerin yanma derecesi ve şekli dikkate alınarak orman yangınları çeşitli türlere ayrılmaktadır. Bu ayrımda genellikle orman yangının yaktığı kısımlar göz önünde bulundurulur.
a. Toprak yangını : Toprak yangını, ormanda mineral toprak üstünde diğer bir deyişle, toprak yüzeyi altındaki kalın organik madde tabakasının (ham humus veya kuru turbalıklar) yanmasıyla meydana gelir. Bu yangın toprak altında yavaşça ilerler. Bazen de toprak üstüne çıkarak örtü yangınlarına neden olur.
b. Örtü yangını: Örtü yangını, toprağı örten ölü (kuru dal, kütük, kesim artıkları) ve diri (ot, çayır, funda, yaprak, yosun, fide) örtüyü yakan yangındır. Ormanda en çok rastlanan yangın türüdür. Ölü ve diri örtü tipine göre değişik şiddet ve süratte ilerler.
c. Tepe yangını: Tepe yangını, örtü yangınından az veya çok ayrılmış olarak ağaç ve ağaççıkların tepelerini yakarak ilerleyen yangındır. Yangınların tepe yangınına dönüşmesi, gövde üzerinde bulunan kuru dal, yosun veya liken gibi yanıcı maddenin dikey sürekliliğini koruyan ve kolay tutuşabilen maddelerin, örtü yangını ile tutuşturulması sonucu oluşabildiği gibi, iğne yapraklı ormanlarda, aşırı sıcaklıkla birlikte oluşan gaz çıkışının örtü yangınını etkileyerek tutuşturması ve tepe yangınına dönüşmesi şeklinde meydana gelmektedir. Bu nedenle, tepe yangınları genellikle iğne yapraklı ormanlarında meydana gelir. Tepe çatısında ilerleyen yangın çok hızlı yayılması nedeniyle kontrol altına alınması oldukça zordur.
Johnathan Harris, Bluebell Wood
Bir taraftan bazı ekosistemlerin ayrılmaz bir parçası olan yangınlar, diğer taraftan her yıl binlerce hektar verimli orman alanının tahrip olmasına, milyonlarca liralık yangınla savaş giderlerine, mal ve hatta bazen can kayıplarına yol açmakta ve ormana bağlı birçok değerden yeterince yararlanılamamasına sebep olabilmektedir. Nitekim Akdeniz iklim kuşağında yer alması nedeniyle ülkemiz özellikle yaz aylarında yoğun bir yangın tehdidi altında bulunmakta ve buna bağlı olarak her yıl çıkan orman yangınları sonucu önemli miktarda orman alanı zarar görmektedir.
Orman yangınlarının büyük çoğunluğu insan kaynaklıdır. Son 10 yıllık verilere göre %63,2’si ihmal, dikkatsizlik ve kaza, %7’si kasıt, %2’si doğal sebepler (yıldırım, küresel ısınma) sonucu çıkmış, %27,8’lik bölümünün ise çıkış nedeni belirlenememiştir. Ülkemizde ilk orman yangın kayıtları 1937 yılında tutulmaya başlar. Bu kayıtlara göre ülkemizde, 1937 yılından 2018 yılı sonuna kadar olan dönemde toplam yanan alan 1.679.670 hektardır.
Ivan Ivanovich Shishki, Forest İn The Evening
Yangının ormanlardaki en önemli etkisi, odun materyalini yakıp kül etmesidir. Yangının bu özelliğinden ormandaki artıkların ve toprak üstünde bulunan fazla miktardaki kalın materyalin yakılıp ortadan kaldırılmasında yararlanılmaktadır. Yangın esnasında meydana gelen aşırı sıcaklık ormanın canlı vejetasyon örtüsü ile hayvanları öldürür ve toprağın fiziksel ve özellikle de kimyasal özelliklerini değiştir. Yangın sonrasında meydana gelen artık mineral maddeler ise kimyasal etkilere neden olurlar. Bu maddelerin toprakla ilişkileri önemli sonuçlar meydana getirir.
Yangınların ormanda yaptığı etkiler iki ana grup altında toplanabilir.
1) Yangının doğrudan etkisi, ormanları, tohumları, gençliği, ölü örtüyü, toprak vejetasyonunu ve orman yaban hayatını zarara uğratması.
2) Yangının dolaylı etkisi, biyotik (canlılığa ait), klimatik (ışık, sıcaklık, su, rüzgar, gazlar) ve edafik (toprağın, canlılar üzerindeki kimyasal ve fiziksel özelliklerinden kaynaklanan etkiler) etkenlerin değiştirilmesidir.
Graham Gercken, Autumn Lake
Orman yangınlarıyla savaşta genel prensip, yangın üçgeninin üç öğesine (oksijen, sıcaklık, yanıcı madde) karşı gerekli önlemleri birlikte almaktır. Çünkü bir yangında adı geçen üç öğenin varlığı yangının devamını sağlamaktadır. Bunlar arasında hemen tüm orman yangınlarında gerçekleştirilmesine çalışılan en önemli husus, yanıcı madde kaynağının ortadan kaldırılmasıdır. Bu da yangın etrafında, yanıcı maddeden tamamen temizlenmiş bir yangın söndürme şeridi açmakla mümkündür. Yangın söndürme taktik ve stratejilerinin belirlemesi sekiz adımdan oluşur.
1. Verileri değerlendirmek.
2. Hedeflenen amaçları belirlenmek.
3. Alternatif bir plan geliştirmek
4. Yangın davranışı tahmini, araç-gereçlerin bozulması gibi beklenmeyen durumlara karşı hazırlıklı olma.
5. Personel güvenliğini dikkate alan ve en yüksek başarıyı garantileyen, taktiksel bir plan seçmek.
6. Kararları uygulamak.
7. Süreçleri izlemek.
8. Gerekirse, strateji ve taktikleri değiştirmek.
Jamed W. Johnson, Non-Comformist
Orman yangınlarına erken müdahalede ulaşım olanakları önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Yangın noktası ile yangın ekipleri arasındaki ulaşım mesafesinin kısa olması, yangına erken müdahale de önemli rol oynamaktadır. Yangın emniyet yol ve şeritlerinin orman yol şebeke planına dahil olması durumunda, yangına erken müdahale olanağı daha kısa mesafede ve daha kısa sürede gerçekleştirilmektedir
Ormancılık faaliyetlerinin yürütülmesinde, yangınlara erken müdahalede yeterli ve bakımlı bir yol şebekesinin varlığı büyük önem taşımaktadır. Bu yollara bağlanacak yangın emniyet yol ve şeritleri ormandaki ulaşım sistemini daha etkin hale getirmektedir.
Orman yangınlarındaki insan faktörünün etkisini azaltabilmek için, bölge insanına eğitim verilmelidir. Aynı zamanda, yangın uyarı sistemlerinin yenilenmesi ve daha modern bir hale sokulması gerekmektedir. Yangın ekiplerinin ekipman ihtiyaçları gelişmiş ülkelerdeki modern ekipmanlar göz önüne alınarak yenilenmeli ve daha modern hale getirilmelidir.
Jane Small, Endless Summer Blue Hydrangeas
Doğaya açık dinamik bir süreç olan yangın, her an değişim içinde olduğundan, yangın yöneticileri mevcut koşullarda meydana gelen değişimleri sürekli olarak gözlemeli ve kararları bu doğrultuda vermelidir. Yangın yöneticileri karar verme aşamasında aşağıdaki faktörleri hesaba katmalıdırlar.
1. Muhtemel hava koşullarını
2. Yanıcı madde miktarı ve yapısını
3. Topoğrafik faktörleri ve ulaşılabilirliği
4. Söndürmek için yeterli kaynak ve ekiplerin varlığını
Yangın söndürme aktivitelerinde kullanılan üç temel yöntem vardır. Bu yöntemler, ya tek başına ya da kombine edilerek kullanılır. Bunlar;
1. Doğrudan müdahale yöntemi
2. Dolaylı müdahale yöntemi (Paralel yöntem ve karşı ateş)
3. Doğal seyrine bırakma
Claude Monet, Le Pave de Chailly
Günümüzde gelişen teknoloji ve bu teknolojinin orman yangınlarına karşı yoğun olarak kullanılmasına rağmen orman yangınları hala büyük bir tehlike olarak durmaktadır. Gün geçtikçe ekstrem koşullara bürünen iklim şartları, hızla artan dünya nüfusu ve bu nüfusun beslenme, barınma gibi ihtiyaçlarına ek olarak, değerli alanlara olan yoğun göç terazinin öteki kefesinde yer almaktadır. Özellikle son yıllarda afet düzeyindeki orman yangınlarına daha sık rastlanılır olması, bu durumun bir tesadüften çok, yangınları yaratan faktörlerin büyümesi olarak değerlendirilebilir. Zaman içinde insanoğlunun faaliyetlerinden kaynaklanan iklimsel değişiklikler, dünya nüfusundaki hızlı artış ve ormanlar üzerindeki hatalı uygulamalar önümüzdeki yıllarda da orman yangınlarının insanoğlu için ciddi problem yaratacağını işaret etmektedir. Özellikle son yıllarda doğal afet haline dönüşen, tüm teknolojik donanım ve insan gücü desteğine rağmen söndürülemeyen yangınlar, sık sık görsel ve yazılı basında çıkmaktadır. Orman yangınları ile savaşta yeni bir yapılanma mı gerekli, ne gibi yanlışlar yapılıyor da sorun çözülemiyor? Bunlar, son yıllarda orman yangınları sorununu çözememiş dünya ülkelerinin gündemindeki sık sorulan, irdelenen sorular durumuna gelmiştir.
Graham Gerckhen, Sunny Corner Pine Forest
Ülkemizde büyük bir orman yangını felaketini yaşadığımız bu günlerde, üzerinde en çok konuşulan konularından biri olan küresel ısınma hemen her gün, yazılı ve sözlü basında yer almaktadır. Bu konuda, aslında bilim adamları endişe verici bilgiler sunmaktadır. Oxford Üniversitesi tarafından hazırlanan bir raporda, küresel ısınmanın etkisiyle dünyanın gelecek 50 yıl içinde yaklaşık 11 derece ısınacağı ortaya konmaktadır.
Ülkemizde özellikle turistik bölgelerdeki orman alanları gerek kasıtlı çıkarılan yangınlar, gerekse kesilmek suretiyle ortadan kaldırılarak, bu alanlar orman vasfından uzaklaştırılmak istenmektedir. Ülkemizde belirli aralıklarla meydana gelen büyük orman yangınlarına karşı kapsamlı bir mücadele planı hazırlanmalıdır. Bu planı karşılayabilecek şekilde eksik teçhizat, donanım ve diğer ihtiyaçlar en kısa sürede tamamlanmalıdır. Orman yangınları ile savaşta ülkeler arasında bilgi, teknoloji, tecrübe, donanım ve insan gücü alışverişi, bu mücadelede başarılı olabilmek için en doğru ve etkili yol olacaktır. Dünyanın farklı iklim, bitki örtüsü ve topografya şartları altında, çeşitli orman yangınlarının incelenmesi suretiyle benzer tipteki yangınlara nasıl müdahale edilmesi gerektiği önceden kestirilebilecektir. Bu amaçla, ülkeler arasında yangın savaş personeli ve bilim adamı değişimi mevcut bilginin büyüyüp, yayılmasını sağlayacaktır.
Adam Benno, The Two Friends
Sürdürülebilir ormancılık faaliyetleri için toplumun farkındalığı ve bilinç düzeyinin artırılması önemli bir faktördür. Bu sebeple okul öncesi eğitimden başlayıp eğitim hayatının her kademesinde çevre ve orman konularına daha fazla yer verilmelidir. Medya ve sosyal medya mecraları ile diğer yöntemlerin daha etkin ve yaygın kullanılması sağlanmalıdır. Orman yangınlarıyla mücadelede görev yapan teknik personelin bilgi ve tecrübelerinin artırılmasına yönelik olarak lisansüstü eğitimlerinin teşvik edilmesi ve kurumsal olarak desteklenmesi sağlanmalıdır.
Bununla birlikte orman yangınlarıyla mücadelede bölgesel tecrübeler göz ardı edilmemelidir. Özellikle orman yangınları konusunda uzmanlaşmış personelin mümkün olduğu kadar benzer yörelerde aynı uzmanlık alanında görev yapması sağlanmalı, uzmanlık gerektiren kadrolar kesinlikle rotasyon dışı bırakılmalıdır. Bu konuda ihtiyaç duyulan mevzuat değişikliği yapılmalıdır. Özellikle tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan orman yangınlarının önlenmesinde kurumlar arası iş birliği ile gerekli yasal düzenlemelerin hazırlanması sağlanmalıdır. Yangına hassas alanlarda bulunan milli parklar ve mevzuat çatışması bulunan diğer korunan alanlarda, yangın yönetim planlarının yapılması ve uygulanması sağlanmalıdır. ORBİS (Ormancılık Bilgi Sistemi) ile entegre çalışan bir veri tabanı sistemi ile bir karar destek sistemi olarak Ulusal Yangın Tehlike Oranları Sistemi, ivedilikle tamamlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır.
Joseph Farquharson, Glowed with Tints of Evening Hours
Orman yangınları için kullanılan erken uyarı sistemlerinin günün şartlarına göre sürekli olarak geliştirilerek güncel tutulması sağlanmalı, yeni teknolojiler takip edilerek özellikle yerli teknolojilerden yararlanılması teşvik edilmelidir. Ayrıca orman yangınlarının geniş alan gözetleme sistemleri ile kayıtlarının tutulması ve yanan alanları kapsayacak şekilde hava halleri verilerinin eş zamanlı olarak kaydedilmesi sağlanmalıdır. Üniversiteler ve araştırma kuruluşları ile iş birliği yapılarak yangın yayılış modelleri geliştirilmelidir. Orman yangınlarıyla mücadelede alternatif olarak daha etkili, yerli, yeni nesil çevreci kimyasal çözeltilerle ilgili araştırmalar yapılmalı, araştırma sonuçlarına göre tescili yapılan ürünlerin kullanılması sağlanmalı ve ilgili kuruluşlarla iş birliği yapılmalıdır. Orman yangınları ile mücadelede çalıştırılmak üzere, hükümlülerin topluma kazandırılması konusunda gerekli mevzuat çalışmaları tamamlanarak, ilgili kuruluşlarla iş birliği yapılmalıdır.
Kaynak
Orman Koruma Dersi Geçici Ders Notları, Türkiye’de Orman Yangınlarının Önlenmesi Kapsamında Orman Yolları, Yangın Emniyet Yol ve Şeritlerinin Değerlendirilmesi, Orman Yangınlarının Dünyadaki Ve Türkiye’deki Durumu, Orman Yangınlarıyla Mücadelede Yenilikçi Yaklaşımlar Grubu Çalışma Belgesi