New York’ta bulunan Metropolitan Sanat Müzesi (Metropolitan Museum of Art), 1870 yılında açıldı. Müzede Amerikan, Mısır ve Avrupa medeniyetlerinin sanat eserleri 19 bölüm halinde sergileniyor.
Tanıtımlarında “En rahat ayakkabılarınızı giyip gelin.” sloganını kullanan müze, ziyaretçilerine klasik çağdan Eski Mısır dönemine kadar sanat eserleri, Avrupa’nın hemen hemen tüm önde gelen ressam ve heykeltraşlarının çalışmaları, Amerikan modern sanatından eserler, Afrika, Asya, Okyanusya, Bizans ve İslam sanatlarından örnekler barındırıyor.
New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi’nde Anadolu topraklarından getirilen pek çok eser de Yunan ve Roma Sanatı, Antik Yakın Doğu ve İslam Sanatı bölümlerinde görülebiliyor. Anadolu’dan getirilenler arasında bazı Sardes dönemi eserlerinin yanında, Lidya ve Bergama antik dönemi, Antakya’daki ilk Hristiyanlık dönemi, Hitit dönemi ve Osmanlı İmparatorluğu’na ait eserler bulunuyor.
İzmir’in Yunan ordularınca işgali sırasında İzmir Lisesi depolarında korunan Sardes Antik Kenti kazısı eserlerinin Amerikan Konsolosluğu tarafından bir gemiyle New York’a götürüldüğü, zaferin ardından Atatürk’ün emriyle 1924’te bu eserlerin bir kısmının geri getirildiği biliniyor. Müzede uzun bir dönem sergilenen Karun Hazineleri de 1987 yılında açılan davanın sonunda 1993 yılında ABD tarafından Türkiye’ye iade edilmişti.
Aşağıda müzede sergilenen Anadolu’ya ait eserlerden bir seçki bulacaksınız.
Üzerine savaşçı ve dansçıların kazındığı 11. yüzyıldan (Bizans) kalma mücevher kutusu
16. yüzyılın ortalarından, Osmanlı döneminden kalma Kuran’dan ibareler ile süslenmiş çelik miğfer
16. yüzyılın ilk yarısından kalma vazo, İznik
19. yüzyıl Osmanlı döneminden kalma, altın, zümrüt, inci ve elmaslarla süslenmiş kılıç
11. yüzyılın sonları, 12. yüzyılın başlarından kalma o dönem el yazmalarını okurken okuyucunun okumasına yardımcı olan işaretçinin ucu
M.Ö 2500’lü yıllardan kalma, yaprak şekilli saç süsü, Mezopotamya
500-700 yıllarından, Bizans döneminden kalma değerli taşlarla süslü bilezikler
Bizans döneminden Leontios’un yüzüğü (990-1030), üzerinde “Tanrım, Leontios’a (Patrikios ve Tanrı tarafından korunan Opsikion’un lideri) yardım et.” yazıyor. Patrikios, o dönem Bizans’taki önemli komutanlara verilen bir unvandı. Opsikion ise Bizans’taki 4 önemli bölgeden biriydi, başkenti de Nicaea (bugünkü İznik) idi.
Madeni paralarla kaplı, altın ve bakır/gümüş karışımı siyah kükürt alaşımından yapılma göğüs kemeri, Bizans (539-550)
Hititler’den kalma (M.Ö 15-13. yüzyıllardan) çocukla oturan tanrıça