Türkiye’de yaşayan ve liseden mezun olmuş veya mezun olabilecek durumda olup da yüksek öğretime devam etmek isteyen öğrencilerin aşmaları gereken ilk engel üniversiteye giriş sınavıdır. Yakın döneme kadar ülkemizdeki üniversitelerin çoğunlukla devlet eliyle kurulmuş olması nedeniyle, üniversite sayısı ve kontenjanı, yüksek öğretim almak isteyen aday öğrenciler için yetersiz kalmıştır. Ancak günümüzde ise yükseköğretim sistemine hızla katılan yeni vakıf üniversiteleri aday öğrencilerin tercih sürecine katılmıştır.
Vakıf üniversitelerini tercih edecek öğrencilerin hangi girdilerle tercih işlemlerini yaptığı önemlidir. zira mevcuttaki genç ve üniversite eğitimi almış nüfus için işsizlik oranları göz önüne alındığında önümüzdeki yıllarda üniversite tercihlerinin hem adayın kişisel geleceği hem de eğitimli ve yetişmiş iş gücünün niteliklerinin tartışılır hale gelmesine neden olabilecektir. Diğer taraftan sözü edilen vakıf üniversitelerinin, öğrencilerin tercihlerine haiz olabilmek için bir rekabet ortamı içerisinde olabilecekleri göz ardı edilmemelidir. Söz konusu rekabet ortamında nitelikli mezunlar yetiştiremeyen ve onlara iş imkanı sağlayamayan okulların kısa dönemde tercih edilebilirlik seviyelerinin azalmasıyla ekonomik açıdan varlıklarını sürdüremez hale geleceklerdir.
Ayrıca üniversiteye giriş ve yerleştirme sisteminin değişken durumu göz önünde bulundurularak tam bilgiye ulaşma imkanlarının yetersizliğinin de etkisiyle bu süreç rasyonel olmaktan uzaklaşmaktadır.
Farklı alternatifler arasından seçim yapmak kişiler için önemli, bir o kadar da zor bir süreçtir. Çünkü alternatiflerden birini seçmek diğerlerinden vazgeçmek anlamına gelmektedir. Bu nedenle karar verici kendisi için en uygun alternatifi seçebilmek için çeşitli kriterleri göz önünde bulundurmakta ve bu kriterlere göre seçim yapmaktadır. Seçimin türüne, karar vericinin önceliklerine, kararın taşıdığı riske göre bu kriterler ve bu kriterlerin öncelik sıralaması değişebilir.
Birey, yetenek, ilgi ve istekleri doğrultusunda meslek olarak seçtiği alanda başarılı, verimli ve mutlu olur. Bireysel özelliklerini göz önünde tutmadan rastgele seçim yaptığında başarısız, verimsiz ve mutsuz olur. Bu nedenle birey, meslek seçerken kendi özellikleri ile seçeceği mesleğin nitelikleri arasında uyum olmasına dikkat etmelidir Literatür incelendiğinde, öğrencilerin çoğunun ilköğretimi bitirdikten sonra meslek seçimini bazen parasal, bazen ailevi ve bazen de puan yeterliliği gibi nedenlerden dolayı tesadüflere bıraktığı görülmektedir.
Üniversite öğrencilerinin bölüm seçme nedenleri sıralamasına bakıldığında ilk sırayı bireysel ve sistemik etmenlerin aldığı, bunu sosyal etmenlerin izlediği ve en sonda da şans etmeninin yer aldığı görülmektedir.
2008 yılında yapılan bir çalışmaya göre öğrencilerin meslek seçimini yaparken etkili olan faktörlerin öncelikle kariyer beklentisi, yüksek kazanç ve sorumluluk beklentisi, sosyal statü beklentisi, mesleki bilgi ve beceri, mesleki tecrübe, aile çevresi ve eğitim çevresi olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Akademik saygınlık ve kurum imajı da üniversite tercihini etkileyen önemli bir kriterdir. Üniversite bünyesinde bulunan öğretim elemanlarının bilimsel yayınlarının nitelik ve niceliği, kamuoyunda isimlerinin olumlu anlamda bilinir olması, eğitim kalitesi, üniversitenin isminin toplumda saygın bir üniversite olarak algılanması, mezunlarının merkezi sınavlarda ve iş bulmadaki başarısı akademik saygınlık ve kurum imajının belli başlı öğelerindendir.
Üniversitenin bulunduğu coğrafi konumun da üniversite tercihinde etkili olduğunu göstermişlerdir. Bu etki birkaç açıdan değerlendirilebilir. Öncelikle üniversitenin, kişinin yaşadığı ya da çalıştığı coğrafi konuma yakın olması maliyet açısından bir tasarruf sağlayabilir. Bir diğer bakış açısı da üniversiteye kolay ve hızlı ulaşılabilirliktir. Üniversitenin konumunun kişinin yaşadığı, çalıştığı ya da ailesinin yaşadığı yere yakın olması göz önünde bulundurulabilen bir diğer faktördür.
Üniversitede öğrenim görmekle ilgili ekonomik koşullar da tercihi etkileyen önemli nedenlerden biridir. Öğrenim maliyetini oluşturan en önemli kalem üniversite ücreti olsa da, başka bazı maliyet kalemleri dikkate alınmalıdır. Örneğin üniversitenin bulunduğu şehirdeki barınma olanakları ve bunların maliyeti, ulaşım ücretleri, üniversitenin ve diğer kurumların sağlayabileceği burs ve yardım imkânları seçimde etkilidir.
Üniversitelerin öğrencilerine sağladıkları çeşitli akademik ve finansal yardım olanakları da seçim sürecinde öğrencilerin göz önünde bulundurdukları etkenlerden olabilir.
Meslek, bireyin yeteneklerini geliştirme ve gerçekleştirme yoludur. Bireyin kişilik özelliklerini, ideallerini, hayat görüşünü ve değerlerini belirler. Akademik başarıyı beraberinde getirecek olan mesleğe temel teşkil eden yükseköğretim programını belirlerken belirtilen bu nedenlerden dolayı farklı kriterleri bireyin bilmesi gerekmektedir.
Adayların gelecekteki yaşam tarzını belirlemesinde dönüm noktası olan mesleki tercihini yaparken doğru ve isabetli karar verebilmesi için bazı bireysel özelliklerinin belirlenmesi gerekmektedir. Bunlar; genel ve özel yetenekler, mesleki ilgiler, kişilik özellikleri ve okul başarısıdır. Özellikle yetenek, meslekteki başarıyı etkileyen etmenlerden en önemlisidir. Bireyin hangi eğitim programında başarılı olabileceğini gösterir. Seçilen alan ya da mesleğin en az yetenek düzeyine sahip olmayan bireyin başarılı olma olasılığı çok düşüktür. Bunun yanında sahip olunan yeteneklerin, kapasitenin altında bir yetenek düzeyi gerektiren mesleğe yönelen bireyin meslekte doyum sağlaması da mümkün olmayacaktır.
Alan seçiminde farklı kriterlere dikkat edilmesinin gerekliliği, özellikle yükseköğretim program tercihlerini, akademik başarıyı ve beraberinde meslek seçimlerini gerçekçi bir şekilde değerlendirmeye yol açacaktır. Çünkü meslek seçeneklerinin artması ve buna bağlı olarak meslekte uzmanlaşmanın artması, mesleğe hazırlanmanın uzun süreli bir eğitimi gerektirmesi seçme işleminin önemini bir kat daha arttırmaktadır.
Alan yazında önemli üniversite tercih kriterlerinden biri de üniversite hakkında sağlanan bilgiyle ilgili etmenlerdir. Günümüzde bilgi teknolojilerinin gelişmesi ve bilgiye ulaşma maliyetlerinin azalması ve bilgiye kolay ulaşılabilmesiyle birlikte üniversite seçiminde bulunacak adaylar karar sürecinde çok daha rasyonel davranabilmektedir. Arkadaş tavsiyesi, öğretmen tavsiyesi, aile telkini, rehberlik merkezi telkini, üniversitenin web sayfası, ağızdan ağza duyulanlar, dergi ve gazete reklamı, kampüs ziyaretleri gibi bazı bilgi kaynaklarının üniversite tercihini etkilediği bilinmektedir.
Yapılan birçok çalışmada, üniversiteye yerleşme sisteminden kaynaklanan sorun nedeniyle, birçok öğrenci puanı ancak bu bölüme yettiği veya hedeflerine ulaşamadıkları için mecburen o bölümü tercih ettiklerini belirtmiştir. Mesleki bir alan tercihinin bu tarz bir zaruret şeklinde belirtilmiş olması eğitim sistemi açısından düşündürücüdür. Esasen çaresizce istemediği bir bölümü okuyup, mecburen o bölümün ilgili mezunu olduğu işini yapacak olan öğrencinin, meslek ile ilgili becerilere ne kadar sahip olacağı soru işaretidir.
Özellikle son dönemde Türkiye’de her ile bir üniversite düşüncesiyle altyapısı hazırlanmadan kurulmuş çok sayıda yeni üniversite olması, bunların yanında çok önceleri kurulsa da, fiziki altyapısını tamamlamamış üniversitelerin bulunması, üniversitenin sahip olduğu kampüsün ve bu kampüs içindeki fiziki ve sosyal yapılanmanın üniversite tercihinde etkili olabileceği düşüncesini akla getirebilir. Nitekim aday öğrencilerin temiz, modern derslik, laboratuvar vb gibi fiziki imkânları olan, çeşitli sosyal kültürel etkinliklerle sürekli canlı bir kampüsü bulunan üniversiteleri tercih etmesi çok daha olasıdır.
Kaynak
Üniversite Seçimini Etkileyen Faktörler: İktisadi Ve İdari Bilimler Öğrencileri Üzerine Bir Çalışma, Öğrencilerin Üniversite tercihlerini Etkileyen Faktörler: Ortaca Örneği, Üniversite Tercihlerini Etkileyen Faktörlerin Seçime Dayalı Konjoint Analizi İle Belirlenmesi